Siyasilerin Değil, Tüm Eğitim Çalışanlarının Sendikası

Herkesi Ehliyet, Liyakat Ve Devlete Sadakat Yeminine Bağlı Kalmaya ÇAĞIRIYORUZ!

14 Temmuz, 2020

15 Temmuzun dördüncü yıldönümünde…

Herkesi Ehliyet, Liyakat Ve Devlete Sadakat Yeminine Bağlı Kalmaya ÇAĞIRIYORUZ!

Devletin içinde çöreklenmiş hain bir grubun gerçekleştirdiği 15 Temmuz 2016 tarihli kanlı ve alçakça darbe girişiminin dördüncü yıldönümü vesilesiyle bir basın açıklaması yapan BASK Genel Başkanı Bayram ZENGİN; “BASK camiası olarak Anayasa ve demokrasiye bağlılığımızı haykırıyor, görevi yemine dayalı olanlar ile kamu hizmetindeki herkesi Anayasaya, devlete ve demokrasiye sadakat yemini etmeye ve yeminine uymaya davet ediyoruz.” dedi.

BASK Genel Başkanı Bayram ZENGİN açıklamasında şu hususlara yer verdi:

“15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen kanlı, alçakça ve hain darbe girişiminin dördüncün yıldönümünde BASK adına aşağıdaki hususları milletimize ve kamuoyuna hatırlatmayı bir demokrasi borcu görüyoruz:

Bağımsızlığı şiar edinmiş, sivil bir demokratik kitle örgütü olmanın sorumluluğu ile 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminin yıldönümünde üye sendikalarımızla birlikte; Anayasamızın, devletin, anayasal kurumların ve demokrasinin yanında olduğumuzu ve olacağımızı  tekrarlıyoruz.

BASK olarak, paralel devlet yapılanmasının devleti ele geçirip dumura uğratma stratejisine ilişkin olarak birkaç hususu hatırlatmak görevimiz ve demokrasi borcumuzdur:

15/16 Temmuz 2016 Gecesinde; başta TBMM olmak üzere önemli devlet kurumlarının ve darbeye cansiperane direnen vatandaşlarımızın ve güvenlik güçlerimizin üzerine kurşunlar, bombalar yağdıracak, 251 kişiyi şehit edecek, 2 bin kişiden fazla vatandaşımızı silahlarıyla, zırhlı araçlarla yaralayacak denli alçaklaşanlar, milletimizin dini duygularından, en çok da siyasilerin “iyi niyet”inden “gaflet ve dalalet”inden azami ölçüde faydalanmıştı.

Bu ağın devlet aygıtından en küçük zerresine kadar hukuk içinde temizlenmesi, devletin bekası için elzemdir.

BASK olarak gözden kaçırılmaya çalışılan bir hususa dikkat çekmek istiyoruz:

Anılan örgüt devletin en stratejik kurumlarına bile rahatlıkla sızabilmiş, bürokrasinin kilit noktalarında yığınak yapabilmiştir. Bürokrasinin her alanına sızabilmiş olmaları, kamu bürokrasisini alenen yönetir konuma gelebilmeleri de ibret ve dehşet vericidir. 

15 Temmuzda Türkiye uçurumun kenarından dönmüştür.

KAMU İDARESİNDE EHLİYET VE LİYAKAT

Üzerinde derin derin düşünmemiz ve tedbir almamız gereken bir kaç husus vardır:

Birincisi; artık bir evrensel ilke olan ehliyet ve liyakat kuralının kamu yönetiminde hayata geçirilmesidir. Kamu kurumlarına personel alınması, görevin gerektirdiği ehliyet ve liyakat kuralına bağlanmalıgörevde yükselmeler için de bu kriterler geçerli olmalıdır.

 

Anayasanın 128 inci maddesindeki “Üst kademe yöneticilerinin yetiştirilme usul ve esasları, kanunla özel olarak düzenlenir” hükmüne rağmen 38 yıldır anılan kanunun çıkarılmamış olmasının izahı yoktur.

Siyasi iktidarların merkez ve yerel uzantılarının baskısından kurtulmak için üst düzey kademe yöneticilerinin iktidarların keyfi tasarrufuna bırakılmasının FETÖ tarafından fırsat olarak kullanıldığı, üst düzey yöneticilerle paralel devlet yapılanması gerçekleştirildiği, böylece 15 Temmuz hain darbe girişiminin kilit taşları döşendiği asla unutulmamalıdır.  Hatadan ders alınmalı bu yol kapatılmalıdır.

DEVLETE, DEMOKRASİYE VE ANAYASAYA SADAKAT YEMİNİ

İkinci husus; giderek büyüyen ve Türkiye’yi tehdit eden ahlaki zafiyet açığıdır.

Birçok mesleğin kendi etiği ve yasal yükümlülüğünü belirten meslek yemini vardır.

Milletvekillerinden Cumhurbaşkanına, askeri ve polisinden her düzeydeki devlet memuruna kadar kamu hizmetinde çalışanların göreve başlarken veya adaylık dönemini tamamlayıp asalet tasdikini müteakip yaptıkları bir Devlete ve Anayasaya sadakat yemini vardır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatle bağlı kalınacağına ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatle uygulanacağına ilişkin bu sadakat yeminine bağlı kalınmamasını, namus ve şeref üzerine edilen yemine ihanet edilmesini, dahası alçakça gerekçelerle “takiyye” yapılmasını anlamak mümkün değildir.

Aynı şekilde; yeminine ihanet edenlerin takip edilmemesi ve cezalandırılmaması, bu hususta yaptırımların disiplin hükümleri veya TCK’da yer almamış olmasını da kabul edemeyiz.

Görevde yükselme sınavlarında mülakatın kaldırılması ehliyet ve liyakat için önemlidir

HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN ÖNLENMESİNİ YEMİNİNE BAĞLI KALANLARA VE DİRENENLERE BORÇLUYUZ

Unutulmamalıdır ki; 15 Temmuz darbesinin önlenmesini Devlete ve Anayasaya sadakat yeminine bağlı ve sadık kalanlara ve darbeye direnenlere borçluyuz.

BASK olarak; 15 Temmuzun yıldönümü münasebetiyle; tüm kamu hizmetinde çalışanları ve yemine bağlı görevde olan tüm görevlilerin yeminlerini kendi vicdanlarında tekrara ve yemine ihanetin yaptırıma bağlanması hususunda başta Sayın Cumhurbaşkanı ve TBMM Başkanı olmak üzere tüm anayasal kurumlara ve sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunuyoruz.

Üçüncüsü; adı ne olursa olsun Devletin birimleri içerisine elemanlarını yerleştirmeyi amaçlayan her grup veya yapının aynı ihanet şebekesinin farklı versiyonu olduğunun ve olacağının bilinmesi ve tedbir alınması gereğidir.

Bu vesileyle, hayatını kaybeden demokrasi şehitlerimize bir kere daha Cenab-ı Hak’tan rahmet, milletimize baş sağlığı, gazilerimize sağlıklı ve mutlu ömür diliyoruz.

Demokrasimiz daim, adaletle koruduğumuz Cumhuriyetimiz baki olsun.”

BASK BASIN BÜROSU

 

Yorum Yap