Siyasilerin Değil, Tüm Eğitim Çalışanlarının Sendikası

AES Danıştay’daki Sürekli Görev Yolluğu Davasını Kazandı

28 Temmuz, 2015

Sendikamız üyesi öğretmenimiz sözleşmeli olarak görev yaparken KPSS puanı ile başka bir ildeki okula  kadrolu öğretmen olarak atanmış fakat  sürekli görev yolluğunu alamamış, bunun üzerine Anadolu Eğitim Sendikası olarak hukuki sürecimizi başlatmıştık. İdare mahkemelerinin en yükseği olan Danıştay dairesine kadar götürdüğümüz bu süreçte mahkeme haklılığımızı da ispatlamış oldu ve üyemize alamadığı yolluk parasının ödenmesine karar verdi. Emsal niteliği taşıyan bu karar ile kazandığımız dava sonuçlarının arasına bir yenisini daha eklemiş olduk. Davalarımızdaki %93’lik kazanma oranı diğer sendikalardan açık ara önde olmak üzere başarıyla sürüyor olmasından ayrıca gururluyuz.

n

Düzce Anadolu Kalkınma Vakfı Gökçeağaç İlköğretim Okulu'nda, 657 sayılı Kanun'un 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli statüde İngilizce öğretmeni olarak görev yaparken, İstanbul Esenler Atatürk İlköğretim Okulu'na kadrolu öğretmen olarak atanan üyemiz adına alamadığı yolluk talebinin Esenler Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından  red işleminin reddi için açtığımız davada  İstanbul 6. İdare Mahkemesi Hakimliği Milli Eğitimin işlemini iptal edip yolluğun faiziyle ödenmesine ilişkin karara varmıştı. Türkiye’nin neredeyse her yerinde böyle kararlarda itiraz yoluna gidilmez iken Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü kazandığımız davayı üst mahkemeye taşıma yolunu seçmişti.

n

Nitekim İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Birinci Kurulu tarafından verilen karara karşı karar düzeltme isteğimizin aynı kurul tarafından reddi üzerine Danıştay Savcılığından Kanun Yararına Bozma yoluna gidilmesi istenildi. Savcılık bu isteğimizi uygun bularak kanun yararına bozma isteği ile Danıştay 2. Dairesine başvurmuştur. Danıştay 2. Dairesi 15.07.2015 tarihli kararı ile (4/1 oy çokluğu).... Uyuşmazlığın çözümü bakımından, dava konusu olaydaki atama işleminin ilgili mevzuat çerçevesinde nitelendirilmesi önem taşımaktadır. Mevzuatımızda açıktan atama, yer değiştirme kavramı içinde yer alan atama biçimleri dışında düzenlenmiş olup, bir koşul işlem niteliği taşımaktadır. Nesnel hukuktan doğan bir güç ve yetkinin kullanılması sonucu kişi, atama işlemiyle, hak ve yükümlülükleri, yetki ve sorumlulukları kural işlemlerle önceden belirlenmiş bir statüye sokulmaktadır. Yer değiştirme işlemlerinde ise, görev yerinin ya da kurumun değiştirilmesi söz konusu olmaktadır.

n

Yukarıda yer verilen düzenlemeler ve yargı kararları ışığında bir değerlendirme yapıldığında; davacının sözleşmeli öğretmen olarak görev yapmaya başlamasıyla kamu görevlisi statüsüne girmiş olduğu, diğer bir deyişle ilk defa devlet memurluğuna atanan kişi konumunda bulunmadığı, aynı kurum içinde sözleşmeli personel statüsünden görev yeri değişerek ve arada herhangi bir kesinti olmaksızın KPSS puanına göre kadrolu statüye geçmesine ilişkin atama işleminin ise içerik itibariyle naklen atama niteliğinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

n

Bu durumda; naklen atama işleminden dolayı, 6245 sayılı Kanun uyarınca davacıya yolluk ödenmesi gerektiğinden, söz konusu atamadan doğan yolluğun ödenmemesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yönünde verilen Mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır... gerekçesine dayalı olarak İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurulunun kararını kanun yararına bozmuştur.

n

Kararı incelediğimizde özetle; sözleşmeli öğretmen olarak göreve başlanması  ile kamu görevlisi statüsüne girildiği,her ne kadar KPSS puanı ile ilk atama kadrolu öğretmen olarak atama yapılsa da atama işleminin naklen atanan kişi kapsamında olduğu bu yüzden görev yeri değişikliği nedeniyle kamu hizmetinin yürütülmesinden kaynaklanan külfetin kamuca karşılanması amacıyla sözleşmeli personele harcırah ödenmesi gerektiği ifade edilmiştir.

n

Görüldüğü gibi sözleşmeli öğretmen iken KPSS puanı ile Kadrolu öğretmen olarak atanan öğretmene ( Anadolu Eğitim Sendikası Üyemize) yolluk verilmemesi işleminde Danıştay 2. Dairesince Hukuka Uyarlık görülmemiştir. Böylece yolluk konusundaki hukuki haklılığımız Danıştay nezdinde de ispatlanmış oldu. Esenler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne ve benzer konularda kazandığımız davaları üst mahkemeye taşıyan diğer milli eğitim müdürlüklerine tavsiyemiz üst mahkemeye gitmeden önce davalarımız içeriğini ve dayanaklarımızı incelemeleridir.

n

Bu hukuki süreçte ve benzerlerinde üyelerimizi en doğru şekilde temsil eden avukatımız Sayın Ali Kurt’a ayrıca teşekkür ediyor, hak arama mücadelesini sendikamızla yürüten üyelerimize destek vermeye devam edeceğimizi ilanen duyuruyoruz.

n

Anadolu Hukuk Servisi Adına

n

 

n

Sedat DEGER

n

Anadolu Eğitim Sendikası

n

Hukuk ve TSS Genel Başkan Yardımcısı

n

 

n

 

Yorum Yap