Siyasilerin Değil, Tüm Eğitim Çalışanlarının Sendikası

TÜRK-İŞ İSTEDİĞİNİ ALIRKEN, MEMUR-SEN NEDEN ALAMIYOR?

28 Kasım, 2017

İki yılda bir Hükümetlerle yapılan toplu pazarlıklarda TÜRK-İŞ istediğini rahatlıkla ve zorlanmadan alırken, Memur-Sen verilenle yetiniyor.

Son olarak 2018 Yılı Programının 133. sayfasında yer alan Devletin resmi rakamlarına göre; “2017 yılında ortalama net memur maaşları nominal olarak % 9,3 artarkenortalama kamu işçi ücretleri nominal olarak % 15,2 artmıştır.”

Oysa hem kamu işçileri, hem memurlar aynı hükümet ve aynı Bakanlık ile toplu pazarlık yürütmektedir.

Ve kamu işçilerinin toplam sayısı 190 bin iken, memurların sayısı 3 milyon 200 binin üzerindedir.

Kamu işçileri adına 3 Temmuz 2017 tarihinde Türk-İş ile Hükumet arasında imzalanan ve 2017-2018 yıllarını kapsayan toplu sözleşme ile 2017 yılı için  ortalama  % 18-20 oranında artış sağlanmıştır. En düşük işçi ücretinin 2600 TL olması da garanti edilmiştir.

Ve Türk-İş’in imzaladığı protokol, yüzlerce madde değil,  sadece 10 maddeden ibarettir

Bundan 50 gün sonra 22 Ağustos 2017 tarihinde aynı Bakanlık ve aynı Hükümet ile 2018-2019 yılları için toplu pazarlık yürüten Memur-Sen ise 2018 yılı için % 4 + % 3,5’a imza atmıştır. Temmuz 2017 tarihi itibariyle en düşük memur aylığı 2.399 TL’dir. Ve yüzlerce maddelik anlaşma metni, 10 maddelik Türk-İş metninin yarısı etmemiştir.

Türk-İş’in sadece 2017 yılı için aldığını, Memur-Sen 2018-2019 için, yani iki yıl için alamamıştır.

Kamu işçilerinin her yıl 4 yarım, iki tam ve bir de 750 TL tutarındaki Denge Ödeneği aldığını, memurların 1 kuruşluk bile ikramiye alamadığını hatırlayalım.

Aradaki farkın sendikacılık farkı olduğu açıktır.

TÜRK-İŞ GENEL BAŞKANI  “BAŞBAKAN İLE BASININ KARŞISINA ÇIKMAM” DEDİ

Peki Türk-İş ne yapmıştır da % 18-20 oranında artış almıştır?

Çok basit: Anlaşma Protokolüne imza atılacağı gün, imza saatinden 5 dakika önce, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Başbakana, bu şartlar altında kendisi ile birlikte basının karşısına çıkamayacağını söylemiştir.

Ve 5 dakika içinde Türk-İş’in talepleri, kendi beklentilerinin de çok üzerinde karşılanmıştır.

Bir kez daha vurgulayalım; yapılan tek şey, -resimde de belirtildiği üzere -Başbakan ile birlikte kameraların karşısına geçilmeyeceğinin sözle ifade edilmesidir.

MEMUR-SEN TOPU CUMHURBAŞKANINA ATTI.

Memur-Sen, görüşmelerin iyi geçtiğini, komisyon çalışmalarının verimli olduğunu açıklarken, aslında hiçbir pazarlık yapılmadığını 20 Ağustos günü yapılan 26. İl Temsilcileri toplantısında genel başkan Ali  Yalçın’ın şu ifadesinde kamu oyuna duyurmuştur: “Rakamları Enflasyon Canavarı değil, Milletin Adamı Yükseltsin.

Topu Sn. Cumhurbaşkanına atmak, toplu pazarlık değildir, sendikacılık hiç değildir. Çünkü toplu pazarlığın herhangi bir aşamasında Cumhurbaşkanı yoktur. Anlaşılan başbakan da yoktur.

Aslında ortada sendika ve sendikacı da yoktur.

Sorun tam da budur.

Sendika ve sendikacı olunduğunda bal gibi hak alınıyor: Türk-İş bunun örneği.

Sendikalar yandaşlıktan ve arka bahçe olmaktan kurtulmadıkları sürece çözüm yoktur.

Çünkü yandaş ve arka bahçe sendikacılığı, 16 yıldır görüleceği üzere yetkili konfederasyonlar değişti, yetki Kamu-Sen’den Memur-Sen’e geçtitoplu pazarlığın seyri ve memurun kaderi değişmedi.

Hizmet kollarında yetkili sendikalar değişti, toplu pazarlığın seyri ve memurun kaderi değişmedi.

Çözüm; bağımsız sendikacılıkta.

Yetkinin el değiştirmesinde.

Yetkinin BASK ve bağlı sendikalara verilmesinde.

BASK ve bağlı sendikalar bunun için var.

Haydi! BASK ve bağlı sendikaların çatısı altında buluşalım.

 

Aydınlık geleceğimizi birlikte kuralım….

 

Yorum Yap